İnsanlığın başına gelebilecek en kötü şey nedir? Özellikle de görünüşleri bakımından korkutucu ve kana ihtiyaç duyan zombiler düşünüldüğünde. İnsanlık uzaylı istilasına uğramadıysa ya da bir kıyamet ya da orantısız bir şekilde meydana gelen bir doğal felaket tarafından yok edilmediyse, aklınıza belki zombi saldırıları gelebilir. Tek bir virüs bizi birbirimizin en kötü kabusu haline getirecek ve varlığımız boyunca inşa ettiğimiz her şeyi yok edecek şekilde enfekte ederse? Zombi temelli dizilerin çoğu hikayelerini bu teori etrafında inşa ediyor. İşte size Netflix’te şu anda izlenebilecek gerçekten iyi zombi dizilerinin bir listesini sunuyoruz.
10. All of Us Are Dead (2022 – Devam – iMDB: 7,5)
Chun Sung-il, Lee Jae-kyoo ve Kim Nam-su tarafından yaratılan ‘All of Us Are Dead’, Joo Dong-geun’un popüler webtoon’una dayanan bir zombi kıyamet dizisidir. Hikaye, başarısız deneylerin zombilerin tüm alanı istila etmesiyle feci sonuçlara yol açtığı bir lise etrafında dönüyor. Dış dünyayla hiçbir bağlantısı olmayan ve diğer temel ihtiyaçlar sınırlı olan öğrenciler, işler kontrolden çıkınca kendi hayatları için savaşmak zorunda kalıyorlar. Zombilerle olan mücadelelerinde bu gençlerin sahip olduğu tek şey, savaşma istekleri ve üzerlerine yağan acımasız ve şiddetli saldırılara karşı kendilerini savunmak için alabilecekleri her türlü ekipmandır.
9. Black Summer (2019 – iMDB: 6,6)
Netflix platformunda 2 sezonu yayınlanan ve zombi dizileri arasında beğenilen Black Summer, dünyada zombi kıyameti başlarken kızını kaybeden bir kadının hikayesini anlatıyor. Ona bazı mülteciler de katılır ve kendisini tehlikeli dünyaya girmeye ve ne pahasına olursa olsun kızını bulmaya hazırlar. ‘Z Nation‘ dizisini çoktan sonlandırdı ve sadece beş sezondan oluşuyor, yani diziyi bitirmek için on günlük bir süreniz var (tam bir art arda izleyici olduğunuz göz önüne alındığında, o kadar da uzun sürmeyecek!). Başrolü ‘My Bloody Valentine’ ve ‘Hart of Dixie’ filmlerindeki rollerinden tanıyabileceğiniz Jaime King canlandırıyor. Diğer oyuncular arasında Justin Chu Cary, Kelsey Flower, Gwynyth Walsh ve Christine Lee yer alıyor.
8. Glitch (2015 – Devam – iMDB: 7,2)
Yine tipik zombi dizilerinden değil, çoğunlukla öldükten sonra dirilen insanlarla ilgili. ‘Glitch’, yedi kişinin gizemli bir şekilde hayata döndüğü Yoorana adlı bir kasabada geçen bir Avustralya dizisidir. James Hayes kasabanın şerifidir ve yerel mezarlığa göreve çağrıldığında bu ürkütücü olayı keşfeder. Karşısında mezarlarından sürünerek çıkan yedi kişi var, hepsi son derece sağlıklı. Ama nerede olduklarını, hatta kim olduklarını bilmiyorlar. Sanki beyinleri tamamen silinmiş gibi. Hayes bu kadar hassas bir durumun ortaya çıkmaması gerektiğini biliyor ama aynı zamanda bu insanların kimliklerini ve onları neyin geri getirdiğini de bulması gerekiyor. Bunu bir sır olarak saklamak için yerel bir doktorun yardımını kullanır. Bu dizinin üç sezonu yayınlandı ve her üçü de Netflix’te mevcut.
7. Daybreak (2019 – iMDB: 6,7)
Bu sefer zombilere karşı gençler var. Brian Ralph’ın aynı adlı çizgi roman serisinden uyarlanan ‘Daybreak’, Brad Peyton ve Aron Eli Coleite tarafından yaratılan bir zombi-komedi filmi. Glendale, bir zombi istilasının ortasında kalıyor ve 17 yaşındaki Josh Wheeler, kayıp kız arkadaşını bulmak zorunda, zombilerin ve her biri öğrencilerden oluşan çetelerin arasından yolunu buluyor. ‘Mad Max’ filmlerindeki gruplara benziyor. Eğlenmek ve aynı zamanda gerilmek istiyorsanız, bu Netflix zombi dizisini kaçırmayın.
6. Resident Evil: biohazard (2022 – iMDB: 4,2)
Andrew Dabb tarafından yaratılan popüler film serisinden uyarlanan ‘Resident Evil’ iki zaman çizelgesinde geçiyor. Bunlardan biri 2022’de geçiyor; burada genç Jade’in (Tamara Smart), küçük kız kardeşi Billie (Siena Agudong) ve insanları zombiye dönüştüren T-virüsünü geliştiren bir organizasyon olan Umbrella Corporation için çalışan babası Albert Wesker (Lance Reddick) ile birlikte Raccoon City’ye gelişini görüyoruz. Bir diğeri 2036’da geçiyor; Jade’in yetişkin hali (Ella Balinska) T-Virüs’ü ve süreçlerini araştırırken bir zombi istilasında hayatta kaldığını görüyoruz. Her ne kadar seri öncüllerini takip ediyor ve bir devam filmi olsa da, diziyi sırf zombi türüne kendini kaptırmak adına devam edip bağımsız bir seri olarak keyfini çıkarabilirsiniz. Ancak tüm bölümleri izlemenizi öneririm çünkü seri, eksikliklerine rağmen popüler kültürün bir parçası haline geldi ve dünya çapında özel bir hayran kitlesine sahip.
5. iZombie (2015 – Devam – iMDB: 7,8)
Olivia Moore genç, nişanlı ve tıp alanında gelecek vaat eden bir kariyere sahip. Bir gece bir tekne partisine katılır ve Utopium adlı yeni bir ilacı dener. Ancak ertesi gün bir zombiye dönüştüğünü keşfeder! Bu gelişme onun durumuyla ilgili kafasını karıştırır. Başına gelenleri kimseye anlatmadan nişanını bozar ve işinden ayrılır. Şimdiki en büyük sorun, açlığını gidermenin bir yolunu bulmak, ancak yemek yemezse diğer dizilerden tanıdığınız o basmakalıp zombilerden birine dönüşecek. Tıp diploması onun bir çözüm bulmasına yardımcı oluyor. Morga iş başvurusunda bulunur ve tüm sorunları çözülür. Cesetlerin beyinleriyle besleniyor ve bu şekilde kimseyi öldürmek zorunda kalmıyor. Ayrıca birinin beynini yedikten sonra anılarını kısa bir süreliğine saklayabildiğini keşfeder. Olivia bu gücü cinayetlerin çözülmesine yardımcı olmak için kullanmaya karar verir. Bu sırada patronu da durumuna çare bulmaya çalışır. Merak ederseniz alternatif yayıncıları araştırmalısınız.
4. Santa Clarita Diet (2017 – Devam – iMDB: 7,8)
Bu Netflix orijinal komedisi, henüz izlemediyseniz mutlaka izlemeniz gereken yapımlardan biridir. Sheila (Drew Barrymore) ve Joel Hammond (Timothy Olyphant) adlı bir çiftin hikayesini anlatıyor. Liseden beri birlikteler ve 19 yıldır evliler. Bu, herhangi bir ilişki için çok uzun bir zaman ve kesinlikle inişlerini ve çıkışlarını görmüşlerdir. Emlakçı olarak çalışıyorlar, ergenlik çağında bir kızları var ama kızları pek sorun değil ve Santa Clarita’nın sakin bir mahallesinde yaşıyorlar. Yakın komşuları da polis. Bu çok önemli bir detay çünkü Hammond’ların içine girmek üzere oldukları şey, onların herhangi bir şüpheden uzak durmalarını gerektirecek.
Bir gün, birdenbire Sheila hastalanır. O kadar çok kusuyor ki organlarından biri çıkıyor! Temizlendiğinde kendini iyi hissediyor. Hatta daha iyi! Ancak bir sorun var. Kalbi atmıyor. Elini kestiğinde kan akmıyor ve bir şeyler yemesi gerekiyor, insani bir şeyler. Durumuna zombi teşhisi konulur.
3. La Révolution (2020 – iMDB: 6,6)
Konusunu renklendirmek için tarihi olayları veya tarihteki figürleri kullanan filmler her zaman harikadır. ‘La Révolution’, Fransız Devrimi bağlamını kullanarak aristokratların nasıl ‘mavi kan’ hastalığına yakalandığını ve bu hastalığın onları fakirlere saldırmaya yönelttiğini gösteriyor. Bunun sadece kontrolsüz açlık mı yoksa kasıtlı bir hareket mi olduğunu öğrenmeniz gereken bir şey. Ancak bu eylem bir çatışmaya yol açıyor. Bu çatışmanın ortasında, hastalığı keşfeden Lionel Erdoğan’ın canlandırdığı Joseph Ignace Guillotin yer alıyor. Hastalığın daha da yayılmasını önleyip önleyemeyeceğini öğrenmek için ‘La Révolution’ı izleyin.
2. Kingdom (2019 – Devam – iMDB: 8,3)
Kore filmleri ve dizileri yavaş yavaş dünyayı ele geçirdiğini söyleyebilirim ama gerçek şu ki bu sandığımızdan çok daha hızlı gerçekleşiyor. Bu büyümenin nedeni yapımların kalitesi ve hikayelerinin muhteşem olmasıdır. Zombileri düşünün ve zihin doğrudan kıyamet sonrası bir dünyaya, yakın veya uzak bir geleceğe doğru maceraya atılıyor. ‘Kingdom’ sizi geçmişe götürecek. 14. yüzyılın sonlarında ve 15. yüzyılın başlarında geçen dizi, babası gizemli bir şekilde hastalanınca krallık görevini üstlenmek zorunda kalan Veliaht Prens Yi-Chang’ın sarayındaki siyasi çalkantıyı konu alıyor. Hastalığının niteliği prensten bile gizli tutuluyor. Tebaaya kralın öldüğü ve yerine Yi-Chang’ın geçeceği söyleniyor.
Yi-Chang bir gece babasının odasına gizlice girmeyi başarır ve onun bir zombiye dönüştüğünü keşfeder. Hikaye, kralın sözde ölümünün ardından arkadan bıçaklama olaylarını ve sarayda devam eden siyaseti de içeriyor. Prens, kendisini ve ülkesini her şeyi yok edebilecek bir hastalıktan ve aynı zamanda hastalığı kendi çıkarları için kullanma noktasına gelebilecek güce aç insanlardan korumak zorundadır.
1. The Walking Dead (2010 – Devam – iMDB: 8,1)
Netflix’in gelmiş geçmiş en uzun soluklu zombi dizileri arasında bulunan ‘The Walking Dead’in ilk gösteriminin üzerinden neredeyse on yıl geçti ve eğer hala izlemediyseniz kendinize zombi türünün hayranı demeye cesaret etmeyin. Bu dizi zombi dizilerinin somut örneğidir ve dokuz yıl sonra bile en çok izlenen dizilerden biri olmasının çok iyi bir nedeni var. Hikaye, görev sırasında vurulan ve uzun süredir komada kalan şerif Andrew Lincoln’ün canlandırdığı Rick Grimes ile başlıyor. Uyandığında dünyanın son kez gördüğü haliyle uzaktan yakından benzemediğini keşfeder. İlk başta etrafta kimse yok, her yer ıssız. Ancak bir süre sonra kendisi de zombi saldırısına uğrar. Hayatta kalan iki kişiyle tanıştıktan sonra kendisine bir virüsün dünyayı istila ettiği ve herkesi zombiye dönüştürdüğü söylenir. Rick, karısına ve oğluna ne olduğunu öğrenmek için yola çıkar.
Hikaye artık çok uzun bir yol kat etti ve hatta ‘Fear the Walking Dead’e ilham kaynağı oldu. ‘The Walking Dead’i muadillerinden üstün kılan şey, hikayenin odak noktasının korku unsurundan çok daha fazlası olması. Her mevsimde Rick ve hayatta kalanlardan oluşan grubu, çoğu diğer insanlardan gelen her türlü tehditle uğraşmak zorunda kalıyor. Bu diziyi ve sunduğu kötü adamları izlediğinizde, onların ilkel yaşam formlarına geri dönmelerine izin verildiğinde insanların birbirlerine karşı zombilerden çok daha tehlikeli olabileceğini fark edeceksiniz.
Takiye.com’u twitter ve google haberler üzerinden abone olarak takip edebilirsiniz.
Dizi ve Sinema konulu diğer yazılarımız da ilginizi çekebilir.
